Ağlayan gelin çiçeği, pek çok kültürde kutsal olarak kabul edilen nadir bitkiler arasında yer almaktadır. Tropik bitki ailesine dâhil olan ağlayan gelin çiçeği, ters lale görünümündedir. Kökü soğan şeklinde olan ağlayan gelin çiçeği, çiçek bakmaktan keyif alan bireylerin tercih ettiği bitki türleri arasında yer almaktadır.
Ağlayan Gelin Çiçeği Bakımı
Bu çiçek, ağlayan çiçeği olarak da bilinmektedir. Ağlayan gelin çiçeğinin bakımında en çok dikkat edilmesi gereken hususlardan bir tanesi de çiçeğin sık değişikliklerden hoşlanmadığını bilmektir. Zira ağlayan çiçeği toprağı, saksısı, yeri çokça değiştirilirse, çiçek yerine rahatça alışamayacak ve büyümesi engellenecektir.
Bu çiçeğin bakımı doğru bir şekilde yapılırsa, çiçek soğanında bozulmalar olmayacak ve uzu ömürlü bir bitkiniz olacaktır. Ancak iyi bakılmayan ağlayan çiçeğinin kök kısmında bulunan soğan hemen etkilenebilir ve çiçeğiniz ölebilir. Bu nedenle ağlayan gelin çiçeğinin bakımı odlukça önemlidir.
Ağlayan Gelin Çiçeği Özellikleri Nelerdir?
Ağlayan çiçeği, uzun yıllardır ilaç yapımında kullanılan şifalı bir bitkidir. Kök soğanının kaynatılıp içilmesi kalp ve akciğer sağlığının korunmasını sağlamaktadır. Ancak bu bitki çayını tüketmeden önce mutlaka doktorunuza danışmanız gerekmektedir.
Ağlayan gelin çiçeğinin hikâyesi, tarih boyunca iki farklı şekilde anlatılmıştır. Günümüzdeki Hakkâri bölgesinde yaşayan medeniyetlerin bu bitkiye ismini verdiği ve eşsiz duruşundan dolayı korumaya aldığı söylenmektedir. Ayrıca Hristiyanlık için de önemli bir bitkidir. Zira hikâyeye göre İsa’nın çarmıha gerilmeye giderken tüm yollarda bu çiçeklerin olduğu söylenir. Bu yollardaki tek bir çiçek boynunu bükmeden durur ve İsa’nın çarmıha gerilmesinden sonra boynunu bükerek ağlamaya başlar. Bu nedenle Hristiyanlıkta kutsal sayılır.
Ağlayan Gelin Çiçeği Ne Zaman Açar?
Ağlayan gelin çiçeği, şubat aylarının sonuna gelindiği zaman çiçek açmaktadır. Çiçek açması mart aylarının başlarında da gerçekleşebilmektedir. Bakımı doğru yapılan ağlayan çiçeği, uzun süre boyunca çiçeklerini koruyacaktır. Ancak bakımı yapılmazsa çiçekler kısa süreli olacak hatta hiç çiçeklenme de olmayabilecektir.
Bu çiçeğin bakımı diğer bitkilere nazaran daha kolaydır. Zira Türkiye’nin doğu bölgesinde kendiliğinden yetişebilmektedir. Sabit yer bitkisi olan ağlayan çiçeği, ortam ve toprak değişikliklerine maruz kalmadığı zaman yerini kolayca benimseyecek ve çiçeklerini koruyacaktır.
Ağlayan Gelin Çiçeği Nasıl Canlandırılır?
Ters lale olarak da bilinen bu çiçek, uyku döneminde canlandırılamamaktadır. Zira bu dönem, çiçeğin doğal döngülerinden bir tanesidir. Ağlayan gelin çiçeği, açmak için hava sıcaklıklarının kendisine uygun olmasını beklemektedir. Ancak eğer çiçek açma dönemleri içerisinde canlanma görülmüyorsa, çiçeğin yanlış bakıldığını anlaşılmaktadır.
Ağlayan gelin çiçeği bakımı doğru yapıldığı sürece çiçekte cansızlaşma gözlenmemektedir. Bu noktada bakım aşamasında neyi yanlış yaptığınızı anlamanız ve bu doğrultuda düzeltmeler yapmanız tavsiye edilmektedir.
Ağlayan Gelin Çiçeği Bakımı Nasıl Yapılır?
Ağlayan gelin çiçeği bakımı oldukça kolaydır. Ancak yine de bazı noktalara dikkat edilmesi gerekmektedir. Zira soğan köklü bitkiler doğru bakılmadığı zaman çürüyebilmektedir. Çürüyen soğanlar, bitkinin geri dönüşü olmayan solma ve ölme dönemine girmesine neden olabilmektedir. Aşağıdaki listeye göz atarak bu çiçeğin bakımında bilinmesi gereken her detayı öğrenebilirsiniz.
Bu çiçek, gölge yerlerden haz etmektedir. Kış aylarında alacağı güneşin zararı olmasa da, özellikle yaz aylarındaki direkt güneş ışığından uzak tutulması gerekmektedir.
Ters lale bitkisini nemden hoşlanmaktadır. Sulama işleminde mutlaka toprak kontrol edilerek su verilmelidir. Toprağa değdiğiniz zaman kumumsu bir yapı varsa çiçeğiniz susuz kalmış demektir. Ancak sulama yaparken toprağın çamurlaşmasına izin vermemeniz oldukça büyük bir önem taşımaktadır.
Suyu seven bu bitki, fazla su verildiği zaman çürümeye başlamaktadır.
Bitkinin toprağı sık sık değiştirilmemelidir. Zira bu eşsiz bitki, değişikliklere kolay adapte olmamaktadır.
Büyüyen ve birbirinden ayrılan kökler görüyorsanız, mutlaka yeni kökü başka bir saksıya transfer etmelisiniz. Zira birden fazla kökün anı saksıda olması, bitkinin istenildiği kadar gelişememesine sebep olacaktır.
Ağlayan Gelin Çiçeği Tohumu
Ağlayan gelin çiçeği tohumu, fidelerden daha fazla tercih edilmektedir. Fideler, tohumlardan daha pahalı olduğu için tohum yetiştiriciliği popülerdir. Bu çiçeğin tohumları, zemini torf olan toprağa dikilirse daha iyi sonuçlar gözlemlenebilmektedir. Tohum, toprağın çok derininde olmamalıdır. Aksi takdirde tohum toprağın dışına çıkmakta zorluk çekecek ve boğulacaktır
Ağlayan çiçek tohumunun toprağım 3-4 cm altında olması yeterli olacaktır. Sulama işlemi, mutlaka az ve sık olmalıdır. Birden suyu tohumun üzerine boca ederseniz, tohum toprağa tutunmakta zorluk çekecektir. Tohum fide haline gelene kadar toprağın nemli olmasına dikkat edilmelidir. Tohum büyüdükten sonra normal bakım aşamalarına geri dönülebilmektedir.
Ağlayan Gelin Çiçeği Neden Kurur?
Ağlayan çiçeği, gereğinden fazla güneş aldığı zaman kuruma ve sararma gösterebilir. Ayrıca çok susuz kalırsa da solabilmektedir. Ağlayan çiçeği, doğru bakılmadığı zamanlarda sararmalar göstererek kurumaya eğilimli olacaktır. Özellikle istediği sıcaklığın çok altında ya da çok üstünde bir mekanda tutulduğu zaman yapraklarındaki değişimler ile kendini belli edecektir. Özetlemek gerekirse, yanlış bakım bu bitkinin sararmasına, kurumasına ve solmasına neden olabilir.
Ağlayan Gelin Çiçeği Nerede Tutulmalı?
Ağlayan çiçek için en doğru alan nemli, dolaylı güneş alan ve serin yerlerdir. Bu noktalara dikkat edildiği sürece çiçek sağlıklı olacaktır. Ancak fazla sıcak, kuru ya da nemsiz alanlarda çiçek gelişim göstermekte ciddi zorluklar yaşayacaktır.
Ağlayan çiçek bakımı yapmak isteyen bireyler, doğru alanları oluşturduktan sonra bitkinin yerini değiştirmemelidir. Zira daha önce de bahsettiğimiz gibi bu bitki türü değişikliklerden fazla hoşlanmamaktadır. Bazı bitkilerin adaptasyon süresi kısa olsa da, bu bilgi ağlayan gelin çiçekleri için geçerli olmamaktadır. Ağlayan çiçeği, stabil olmaktan hoşlanmaktadır.
Ağlayan Gelin Çiçeği Nasıl Çoğaltılır?
Hassas ve bakımı zor olarak bilinen ağlayan gelin çiçeği, doğru ve gerekli bakımı yapıldığı takdirde gayet kolay bir şekilde yetiştirilebilen bir çiçektir. Büyük soğanların çimlendikten sonra bakımı oldukça kolaydır. Bu çiçeğin kökeninin Asya ve Avrupa olduğu düşünülmektedir. Bir çeşidi ise Kuzey Amerika’dadır.
Ağlayan gelin çiçeği toprak seçimi yapılırken dikkat edilmesi gereken en önemli husus nemli bir toprak olmasıdır. Doğrudan güneş almayan ya da hızlı kurumayan alanlarda yetişebilen bir çiçektir. Nem ağlayan gelin çiçeğinin gelişimi için son derece önemlidir. Doğrudan güneş ışığına maruz kalmaması gerekmektedir. Direkt olarak güneş ışığına maruz kalması bitkiye zarar verir. Yerinin çok sık değiştirilmemesi de oldukça önemli lan bir diğer husustur. Ağlayan gelin çiçeği sulama yapılırken ölçülü olması için bir kap kullanılması çiçeğinizin sağlığı için önemlidir. Her sulama işlemi aynı gün ve aynı miktarda olmalıdır. Bunlara dikkat edildiği takdirde hızlı bir gelişim gösterir.
Bu çiçek yerini bir defa severse bol bol yavru verecektir. Bu yüzden evinizde ve ofisinizde durduğu yeri çok sık değiştirmemeye özen göstermelisiniz. Bu aşamadan sonra ağlayan gelin çiçeği çoğaltma işlemi uygulayabilirsiniz. Bu çoğaltma yöntemi köklerinden ayırma yöntemi ve tohumdan çoğaltma yöntemi olarak ikiye ayrılır. Köklerinden ayırma yöntemi ile çoğaltma yapılırken; yetişkin boyutuna ulaşan bitki köklerinden ayrılır. Gelişim gösteren bu kökler özenli bir şekilde ayrılıp içerisinde uygun toprak bulunan bir saksıya ekildiğinde ve toprağı nemli tutulduğunda rahat bir şekilde yeni çiçek gelişecektir. Tohumdan çoğaltma yöntemi yapılırken bitki tohum verir vermez ekimi gerçekleştirilebilir.
Bu yazımızı beğendiyseniz Afrika Menekşesi Bakımı ve Özellikleri isimli yazımız da ilginizi çekebilir.
YouTube Kanalımıza Abone olarak yeni çıkan videolarımıza ulaşabilirsiniz.